29 Ağustos 2017 Salı

Aşk'tan bahsedelim. Sevgiden. Geçmişten. Ölümle gidenin ardında bıraktıklarından. Yalnızlıktan... "bi şeyler bi şeylerden bahsetmek" Günceli





Ey sevdiğim ilk adam,
Şimdi senden gelmesi muhtemel bir mesajla,
Sayfalar dolusu mutluluk cümlesi kurabilirdim.
Ama gelmemesi, gelme ihtimalinden çok olan bir durum bu.
Üzgünüm.
Ve ben pişman kalmaktansa
Yalnız kalmayı tercih ettim.




  • Yalnızlık.

*Charles Bukowski - Yalnızlık Üzerine





  • Özlemek.

    Tüm hatıralar, kaybedilmiş bir şeyin varlığını anımsattığı için hüzün getirebilir. İşte bu özlemektir.




  • Özgürlük.

    Özgür olmak kelimesini takıntı haline getirmek.
    Umut etmek. Hayalini kurmak.
    Sanki gerçekten geçmişi yaşanmamış kılabilecek, her şeyi kötülükten arındırıp, iyilik ve güzellikten oluşan bi dünya sağlayacak bi yol varmış gibi...




  • Öfke Kontrolü
Bazen o kadar bunalırsın ki saatlerce bağırsan bile dökemezsin içindeki öfkeyi, kederi. Yanar kül olursun da, görmez kimse eriyip bittiğini.
 ağlamak ve öfke tumblr ile ilgili görsel sonucu
Ağlamaktan kanlanmış, şişmiş gözler...
Kısılmış ses...
Söylenmemiş onca kelime...
ağlamak ve öfke tumblr ile ilgili görsel sonucu

ketıl olsaydım keske bi raddeye gelince tık diyip duruyorsun ama insan olmak öyle mi şurama kadar geliyo gıkımı çıkaramıyorum


Bizler...
Bizler bu hayattaki kaybetmiş insanlarız albayım.



...bizde o zaman bile değiştirmedi be üstad.



  • Unutamamak...

    Hatırlamak için hafızamız var,
    ama unutmak için elimizde hiçbir şey yok.
    İşte bu hayatın bize en büyük kazığı.



                   Yan yana yürüdüğün insanı unutabilmek için bi şey lazım. Çok acil. Hemde çok çok acil.








İlgili resim



  • Bi şeylere tutunmak.

    Film. Dizi. Kitap. Müzik. Romanların tebessüm ettiren cümlelerinin altını çizdiğim tarih. vs.
    O yüzden ya adı; bi şeyler bi şeyler.



  • Klinomani.

    Hayata yalnızca sonu gelmesi için devam etmek bi nevi.
    Sanki oluruna bırakmak değilde olmayacağını bildiği için her şeyi zamana bırakıp son nefesi beklemek gibi... Beklemeye son vermek. Verdiği acıyı yok etmek için vazgeçmek.
    Bi nevi gelmeyecek gemiyi denizin altına gömmüşsün ve umut etmekten bıktığın için artık her şeyi bırakmış/ vazgeçmişsin gibi...

    Kısaca;
    Siktir etmişsin.



      Gelmedi. Gelmeyecek.



Ben bazen böyle kör olacak kadar çok seviyorum ne yapayım. Göremiyorum ki hiçbir şeyi. 
(İşler Güçler)




  • Güçlü görünmek.
    Acizliği gizlemek.

    Rabbinle aranda kalmasını istediğin meseleler vardır mesela. Ağlamak gibi. Çok ağlarsın. Ama kendinden bile gizli. Çünkü güçlü görünürsün, görünmeye de devam ediceksin.
    Ama gözyaşını yastığında da bırakıp hayata öyle devam ediceksin...

    ...kimse bilmesin ey rabbim... 




  • Göğsünde ağrı bırakanlar.

    Kalbinin kırıldığı,
    Paramparça olup etrafa dağıldığın anlar...
    Unutmuş gibi hayata devam etmeye çalışsanda içinde bi yük olarak taşıdığın ne varsa...
    Kurtulacak bi yol ararsın ama yoktur.


    Kıyamayanlarımız büyüdükçe azalmıştır, hatta belki de başından beri hiç olmamıştır. Ondan...

  • Vazgeçmek.

    İnanırsın.
    Bi şeyleri daha iyi yapmak, daha iyi bi insan olmak için çabalarsın.
    Bu yaptıkların seni kötülüğün çekildiği bi mıknatıs yapıverir.
    Dayanamazsın.
    Boğulur gibi olursun...
    Yaptığın, yapacağın, yapmak için heyecanlandığın, yapmaya niyetlendiğin vs ne varsa siktiri çeker her şeyden elini eteğini çekersin.
    Gizlersin kendini.
    Hiçbi şey olmamış gibi.


    İmtihan? Şans? Ya da tevâfuk?
    Bildiğin her şeyi bi kenara atarsın.
    Bi anlam ifade etmiyorlardır artık.
    Önemsizdirler.


*Dream High - Luck




Hüzünlüyüm bu aralar.
Mizâcım böyle derdiya hani... 

Öyle işte.



hadi eyvAllah.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder