22 Ekim 2017 Pazar

Depression & Anxiety & Neuroscience

_____________________________________________________________________________________________________________________________________________
Depresyon Konusu 

_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Belirtiler

Depresyondaysanız; kırılgan olabilirsiniz ve çok fazla ağlayabilirsiniz.
Karar vermekte güçlük çekebilir ve kendinizi değersiz, suçlu, umutsuz ve çaresiz hissedebilirsiniz. Depresyondaysanız; eskiden hoşlandığınız şeylere karşı olan ilginizi kaybedebilirsiniz. Daha fazla yalnız kalmak, aileniz ve arkadaşlarınızdan uzak durmak isteyebilirsiniz. 
Bitkinlik ve uyku sorunları gibi fiziksel belirtiler de yaşayabilirsiniz. 
Bazı insanlar yiyerek rahatladıklarından kilo alırlar. 
Bazı kadınlarda regl döngüsü de depresyondan etkilenebilir.
Depresyon üzüntüden farklıdır. Üzüntü kayıp durumunda verilen normal bir tepkidir. Üzüntü içindeyseniz, bu his dalgalar halinde gelir. Genelde hayatta yapmaktan hoşlandığınız şeylerden keyif almaya ve gelecekle ilgili plan kurmaya devam edersiniz. Ancak, eğer depresyondaysanız sürekli üzüntü hissedebilir ve geleceğe dair en ufak bir olumlu düşünceye sahip olmayabilirsiniz.
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Nedenleri

Araştırmalar depresyonla nörotransmiter adı verilen beyin kimyasalları arasında bir bağlantı olduğunu göstermektedir.
Depresyondaysanız, serotonin gibi belli bazı kimyasallarınızın düzeyi depresyonda olmayan insanlara gore düşer. Beyindeki kimyasal dengesizliğin depresyonun sonucu mu yoksa nedeni mi olduğu halen tam olarak anlaşılamamıştır. Belli genler depresyon geçirme riskini arttırıyor gibi görünmektedir ve bunlar anne babadan çocuklara geçer. Bu nedenle, ailenizde depresyon öyküsü varsa, sizde de depresyon olması ihtimali yüksektir. Depresyonun diğer sebepleri arasında belli ilaçların kullanılması sayılabilir.
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Tanı

Ruhsal hastalıklar için iki ana sınıflandırma sistemi vardır.
İlki Amerikan Psikiyatri Derneği (APA) tarafından geliştirilen Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders’dır. (Zihinsel Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı)
İkincisi ise Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından geliştirilen Hastalıkların Uluslararası Sınıflandırılmasıdır.
Her iki sistem de hastalıkla ilgili yaygın belirtilerin listelenmesi esasıyla çalışır.
GP’niz sizde belli belirtilerin olup olmadığını sorar ve yanıtlarınıza bağlı olarak hastalığınızın ne olduğunu sisteme göre kararlaştırır.

_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Tedavi
Egzersiz yapmak ve endişelerinizi aileniz ve arkadaşlarınızla paylaşmak yararlı olabilir.
Konuşma terapisi veya seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'lar) gibi antidepresanlar
Konuşma terapileri depresyonunuzun nedenini anlama ve bunlarla başa çıkmanın bir yoludur. Tedaviler kapsamında olaylara verdiğiniz tepkileri değiştirmek için sorun çözme becerilerinden yararlanan Bilişsel Davranış Terapisi (BDT) de sayılabilir.  
SSRI’ler beyninizdeki kimyasal seviyelerini değiştirerek etkilerini gösterir. Serotonin gibi belli kimyasallar kendinizi iyi hissetmenizi sağlar, SSRI’ler de serotonin üretimini teşvik eder.
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Komplikasyonlar

Bir depresyon epizotu geçirmiş kişilerin yaklaşık %50’si 10 yıl içinde ikinci bir epizot daha geçirir. 
epizot = atak
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Korunma

Depresyondan uzak durmak için düzenli bir egzersiz programı işe yarayabilir. Egzersiz kendinizi iyi hissetmenizi sağlayan bir beyin kimyasalı olan serotoninin salgılanmasını tetikler.  
Ruh sağlığınız size stres ve anksiyeteye karşı sorun giderme odaklı bir yaklaşım benimsemeyi öğreten bilişsel davranış terapisiyle (CBT) de güçlendirilebilir.
Rahatlama tekniklerini öğrenmeniz anksiyetenin geçmesine yardımcı olabilir.  
Son araştırmalar beslenmenin de depresyon üzerinde önemli rol oynayabileceğini göstermiştir. Kafein, şeker, çikolata, kek, bisküvi, peynir ve ekmek gibi gıdalardan kaçının. Bunlar kan şekerinizin kısa süreli olarak aniden yükselmesine neden olur. Kısa süre sonra kan şekeriniz aniden düşerek endişeli, huzursuz ve depresif hissetmenize neden olur.  
Balık etindeki – omega 3 yağ asidi – ruh halini iyileştirdiği gösterilmiştir. Bu kimyasal; somon, sardunya ve uskumruda bulunur. Bunun vejeteryan alternatifleri ise ceviz ve tofudur.
Et, balık, fasulye ve yumurta gibi protein yönünden yüksek gıdalar da kendinizi iyi hissetmenizi sağlayabilir. 
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

Tanı/ Gözlemlenen durumlar
Kendini sürekli yatmak isterken bulmak, gecenin bi yarısı ağlama ve duvara yaslanıp başını ellerinin arasına alıp hayatı sorgulama... vb. birçok durum 




Genel tetikleyiciler
  • Geçmiş
Çocukluk çağındaki olumsuz deneyimlerin sıkıntı yaşama riskini arttırdığını bilinmektedir.
  • Kaygı yaşamak, Devam eden zorluklar, Büyük yaşam değişiklikleri
_____________________________________________________________________________________________________________________________________________

link;

http://www.nhs.uk/translationturkish/Documents/Depression_Turkish_FINAL.pdf
https://depression.org.nz/the-causes/
https://www.ted.com/topics/neuroscience

anksiyete/ kaygı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder